Pasif Ev Masalı – Falan Filan

Aslında herkesin bildiği şu pasif evlerden bende bahsetmek istiyorum. Bunu yapmakta hiçbir amacım olmadığını söylemek kendimi inkâr etmek olduğundan başlıyorum güzellik abidesini anlatmaya…

Bir zamanlar(ki bu 1900 yılların başı) Dr Wolgang Feist adında biri yaşarmış. Bu adam Almanya’da pasif ev adlı bir proje geliştirmiş. Ama bu proje hayata geçmemiş hemencecik. Aradan yıllar yıllar geçmiş(1991) Darmstadt Kranichstein adlı pasif ev sonunda inşa edilmiş. Dünya ilk pasif evi şaşkınlıkla karşılamış. Bir türlü akıllarının almadığı bir şeymiş bu. Evdeki enerji dışarı çıkmıyor tasarruf en az % 90 oluyormuş. Bu harika evin hafriyat atıklarını değerlendiriyor olması en beğenilen özelliklerinden biriymiş. Ama bu ev çok yalnızmış. Çünkü hemen yanındaki ev onu kıskandığı için kötü davranıyormuş. Sürekli ona kötü sözler söylüyormuş. Hâlbuki Darmstadt Kranichstein  karbondioksit salınımını azaltan çevre dostu bir yapıymış. Hem yapım sırasında çevre tahribatlarını da en aza indirgediği için hiç kimseye zarar vermiyormuş. Komşu ev onun nasıl bu kadar enerji tasarrufu yaptığına hayret eder ve’ bu işte bir dümen var’ deyip dururmuş. Pasif ev ise hiç durmadan çalışır, güneş enerjisini doğru kullanmak için düşünür dururmuş. Yazın serin kışın sıcak kalabilmek için bu şartmış. Her evin kâbusu ısı köprüsü ve sızdırmazlık onu asla korkutmuyormuş. Çünkü o harika bir ısı yalıtımı tarafından korunuyormuş. Ayrıca özenle yapılmış camları varmış. Ha bir de havalandırma ile ısıyı geri kazanma özelliği var ki bu can alıcı özelliklerinden biriymiş. Hem ayrıca her eve pasif ev denmezmiş. Çünkü onun için kurallar varmış. Yani senin anlayacağın sevgili okur ben ev yapıyorum, otel yapıyorum, fabrika yapıyorum vb. deyip saçma sapan şeyler yapan ve insanların canlarıyla oynayanların kolaylıkla yapabilecekleri bir şey değilmiş. Belki de yapıyorlardır da bizim haberimiz yoktur ne dersin. Belki de bu sefer kötüler kazanmıştır. Bilinmez… Neyse sevgili okur gökten 3 elma düşmüş biri mimarların başına, biri mühendislerin başına biri de senin başına. Benim başıma düşme ihtimali yok. Zaten düşse bir ders almazdım ben, Newton değilim. Hem benim başıma göktaşı düştü o sebeple benim başımda yer kalmadı.