İnsan hayatını zorlaştıran, sorunlara yol açan en önemli faktörlerden biri günlük hayatımızda yaşadığımız problemlerdir. Problemleri çözmek ve ortadan kaldırmak için kişiler kendilerine göre farklı çözümler üretmektedir. Bu çözümler bazı durumlarda üreten kişiye mantıklı gelse de karşı taraf için uygun bulunmayabilir. Çözüm üretmek kadar fikirlerimizi karşı tarafa doğru ve kolay anlaşılır biçimde iletmek de çok önemlidir. Karşılıklı çözülmesi zorlaşan problemlerin başında yanlış iletişim gelmektedir. Sağlıklı bir iletişim için iki tarafında saygı çerçevesi içinde çözüm odaklı ve iyi niyetli olduklarını birbirlerine hissettirmesi gerekmektedir.
Günümüzde herkes için iş hayatı çok önemli rol oynamaktadır. İş arkadaşlığı, patron çalışan ilişkisi, müşteri ilişkisi birbirine bağlı bir zincirin halkalarını oluşturmaktadır. Yapılan araştırmalara göre ABD merkezli Gallup şirketinin her yıl yayımladığı Küresel İşyerinin Durumu Raporu’nun 2022 yılı için sıraladığı ilk beş bulgu arasında çalışan stresinin tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktığı belirtilmektedir. Ekonominin hayata etkisi şüphesiz ki bu araştırmalarla somut bir şekilde gözler önüne serilmektedir. Çünkü insanların başaramama ve işsiz kalma korkusu, takdir edilememe endişesi, kıyaslanma gibi birçok etken iş hayatını olumsuz yönde etkilemektedir. Gün içerisinde yaşadığımız bu stres potansiyel verimimizin altına düşmemize ve sonuçları büyük hatalar yapmamıza yol açmaktadır.
Kişilerin hata yapma olasılığı içinde bulunduğu panik haliyle doğru orantılıdır. Yetiştirmeniz gereken acil bir işiniz olduğunda siz de panik haline bürünüp bir şeyleri yanlış yapmıyor musunuz? İşte bu anlarda kişinin stres yönetimi devreye giriyor. Her insanın yapısı ve karakteri gereği uyguladığı stres yönetimi de farklılık göstermektedir. Bu gibi durumlarda kişinin kendini tanıması ve rahatlamak için kendine kısa molalar vermesi gerekmektedir. Günlük hayattaki problemlerini iş hayatına yansıtmamalı kendisine iyi gelen şeylere yoğunlaşmalıdır. Çalışma ortamımızdaki liderlere bu konuda büyük işler düşmektedir. Karşısındakinin emeğini göz ardı etmeden iletişim içinde olup onu rahatlatmalıdır. Sorunlara ılımlı yaklaşarak akıl vermeli ve çalışanlarına yardımcı olmalıdır. İş ortamındaki herkes birbirinin yükünü hafifletmeli, bunun için suçlayıcı tavırlardan uzak durmalılardır. Bazı durumlar bizim için çözülebilir olsa da karşımızdaki için olmayabilir. Bu sebeple uzman psikologlar birçok çalışma yapıp çözüm önerileri sunmaktadır.
Psikolojik şiddet, mobbing, yıldırma politikası gibi birçok basit kelimeyle bunu açıklayabiliyorken insanlar işin içinden çıkamayacağı bir ruh halinin içinde kendilerini bulmaktadır. Tam verim ve huzurlu bir çalışma ortamı için işverenlerin çalışanlarına yönelik psikolojik destek alabileceği kişilerle erişim imkânı sağlamalıdır. Toplu halde yapılacak etkinlikler, buluşmalar samimiyeti arttırdığı gibi çalışma ortamındaki kişilerin birbirlerine olan bağlarını kuvvetlendirecektir. Yapılan toplantılarda sorunların hep birlikte karşılıklı konuşarak, fikir alışverişinde bulunarak çözüme kavuşturulması ortamdaki saygı dengesini koruyacak unsurlardandır. Kapalı kapılar ardında konuşulan kişilerden saklı çözüm konuşmaları çalışanlar arasındaki rekabeti ve hırsı kötü anlamda beslemektedir. Lider konumundaki kişilerin bunlara dikkat etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde yapılan ve yapılması gereken işlerden alınacak verim maalesef minimuma inmektedir.
Kaynaklar
https://www.e-psikiyatri.com/stresli-is-insani-dinc-kiliyor
http://www.yeditepehastanesi.com.tr/is-stresiyle-basa-cikma-yollari
En büyük profesyonel başarılar insanları yönetme ve empati yeteneği sayesinde olur. Bu konudaki bakış açısını paylaştığınız için teşekkür ederim.
Nahide hanım sosyal ve ekonomik koşullarda günümüz şartlarında yaşadığımız tüm hisleri açık olarak okumaktayız, anlamak ve anlaşılabilmek çok güzel, kaleminize ve emeğinize sağlık
Yazı için teşekkürler AMA yapı sektörü üzerinde çalışanlar için stres gibi daha çok mesleksel olarak paylaşım yapsanız iyi olurdu.
Tamam kardes